Sezeryandan sonra normal doğum, günümüzde yükselmiş olan sezeryan oranlarının azaltılması için oldukça önemlidir. SSVD olarak da adlandırılan sezeryan sonrası normal doğum ya da vajinal doğum belirli şartları sağlayan kadınlarda uygulanabilir. Riskleri olmakla birlikte dileyen gebelerde sezeryan ameliyatı sonrasında normal doğum denenebilir.

Sezeryan Sonrası Normal Doğum (SSVD) Nedir?

Sezaryen anne ve bebek sağlığı açısından gerektiğinde başvurulan, bebeğin ameliyatla karından çıkartıldığı bir yöntemdir. SSVD ise sezeryandan sonra normal doğum yapılması anlamına gelir. Sezaryen gerektiğinde anne ve bebek açısından oldukça hayat kurtarıcıdır. Ancak her ameliyatta olduğu gibi gerekli hallerde başvurulmalıdır.

Günümüzde ülkemizde ve tüm dünyada sezeryan oranları oldukça yükselmiştir. %10-15 olması gereken sezeryan oranlarının ülkemizde %20-80 arasında değiştiğini görüyoruz. Doğumevlerinde bu oranlar %20 civarında iken, özel hastanelerde %80’lere kadar çıkabilmektedir.

Sezeryan doğum yapanların çoğunluğu öncesinde sezeryan olmuş hastalardır. Bu nedenle sezeryan ameliyatı oranlarını düzeltmede, ilk hedef, daha önce sezeryan ameliyatı olan hastalar olmalıdır. Bu noktada en uygunu normal doğum riskleri konusunda hastalar bilgilendirilmeli ve bu riskler hasta tarafından kabul edilmelidir. Dikkatli yapılacak takipler ile bu riskler en aza indirgenirken hiçbir zaman sıfır riskten bahsetmek mümkün olmaz.

Normal Doğum mu Sezaryen mi?

Normal doğum risk yoksa elbette anne ve bebek açısından en doğal yöntemdir. Normal doğum uzun bir zaman gerektirmesine rağmen değişik yaklaşımlarla ya da epidural anestezi dediğimiz uygulamalarla doğum ağrıları oldukça azaltılabilmektedir. Doğum sonrası bu hastalarda yara iyileşmesi oldukça hızlı olup hasta çok kısa sürede sosyal yaşantısına dönebilmektedir. Bebeğiyle çok daha rahat ilgilenebilmektedir. Tabiiki normal doğum süreci daha uzun olması nedeniyle anne ve bebekle ilgili riskler sezaryen doğuma göre daha fazladır. Ancak dikkatli yapılan bir takiple riskler en aza indirilir.

Doğum paketleri adı altında sadece doğumu içeren paketler ya da gebeliğin başından itibaren gebelik takibi ve doğumun birlikte olduğu paketler sunulabilmektedir. Hastaların bu noktada doğum paketi yaptıracakları merkezle detaylı bir şekilde görüşmeleri daha sonra oluşabilecek rahatsızlıkları ortadan kaldıracaktır.

Sezaryen ise büyük bir ameliyat olup sadece anne ve bebek sağlığı ile ilgili bir risk olduğunda yapılmalıdır. Sezaryen doğum sonrası ağrılar hastanın sosyal yaşantısına dönmesini geciktirir. Bebeğiyle yeterince ilgilenemez. Sezeryan doğumdan sonra enfeksiyon gelişme ve kanama olma riski normal doğuma göre oldukça fazladır. Bunlara bir de anestezi riskleri eklenmektedir.

Normal doğum ya da sezeryan ameliyatı tercihi yapmayı düşünürken bütün bu faktörlerinde göz önünde bulundurulması önemlidir.

İki sezeryandan sonra normal doğum olur mu?

İlk sezeryandan sonra normal doğumun riskleri elbette iki sezeryan sonrası daha da artmaktadır. Elbette bir kısım kadın iki sezeryandan sonra da normal doğum yapabilir. Ancak önceki sezeryan yerinde yırtılma riski oldukça yüksektir. Bu nedenle bu kadınlarda normal doğum önerilmez.

Sezaryen sonrası normal doğum hangi durumlarda yapılamaz?

  • Daha önce sezeryanda rahmin dikine kesildiği olgularda bir sonraki doğumun sezeryan olması önerilmez. Çünkü bunlarda rahmin normal doğumda yırtılma(rüptür) ihtimali oldukça yüksektir.
  • Sezeryan sırasında miyom ameliyatı yapılan olgularda ciddi doku defektleri oluşması ve kesinin düzensiz olması nedeniyle yara iyileşmesi yeteri kadar olmaz ve yine yırtılma riski artar.
  • Çatı darlığı nedeniyle sezeryan olanlarda,
  • Çoğul gebeliklerde,
  • Yüksek tansiyon ve şeker hastalığı olanlarda,
  • Rahimlerinde şekil bozukluğu olanlarda sezeryan sonrası normal doğum düşünülmez.
  • Önceki doğumundan 12 aydan az süre geçenlerde, 4000 gr üzeri bebeklerde, 40 yaş üstü gebelerde ve 40 haftayı geçen gebelerde SSVD rüptür riski bir miktar artar. Bu hastalarda iyi bir değerlendirmeden sonra karar vermek gereklidir.

Sezaryen sonrası normal doğumun riskleri nelerdir?

Sezeryan sonrası vajinal doğumun en önemli ve hayati öneme sahip olan riski rahim yırtılmasıdır. Yatay olarak yapılan kesi ile yapılan sezeryan ameliyatlarında rahmin yırtılma riski %1’ den daha azdır. Ancak rahimde oluşan bir yırtılma farkedilmeyecek olursa bebekle ya da anne ile ilgili sıkıntılar yaşanabilir. Çok ciddi oranda rahim yırtılması   olan kadınlarda rahmin alınması gerekebilir. Bazı hastalarda damar yaralanmaları, aşırı kanama olabilir ve hastalara kan verilmesi ihtiyacı doğabilir.

SSVD işleminde epidural anestezi rahim yırtılmasını maskeleyebileceğinden dolayı önerilmez. Sancısı kendiliğinden başlamayan hastalara suni sancı uygulanabilir. Doğum öncesi hasta ve yakınları tüm olası riskler hakkında bilgilendirilmeli ve onam formları doldurulmalıdır.

Sezaryen sonrası normal doğumda başarı oranları yüksek midir?

Sezeryan sonrası normal doğum yapanlarda ya da öncesinde normal doğum yapmış olanlarda SSVD başarı oranları oldukça yüksektir. Hiç normal doğumu olmayanlarda ise başarı oranları bir miktar düşer. Sezeryan sonrası vajina doğumun başarı oranları %70 civarındadır. Hastaların %30 unda genelde rahimde yırtılma şüphesi veya başka bir nedenle sezaryene dönülür. Bu durumda ameliyathaneye hasta acil koşullarda alınır.

SSVD yapılacak hastanede bir ameliyathanenin ve ameliyat ekibinin hazırda beklemesi, kan merkezinin olması, doğumhane ekibinin SSVD konusunda tecrübeli olması ve yoğun bakım takip sisteminin bulunması gereklidir.

SSVD Oranlarını arttırmak için neler yapılabilir?

Öncelikle bilinmelidir ki doğumu yapacak olan gebedir ve gebe kendi doğumunun sorumluluğunu almalıdır. Gebe SSVD için istekli olmalıdır. Gebelik sırasında normal doğuma yönelik çeşitli egzersizler sayesinde kadın normal doğuma hazırlanmalıdır. Doğum sırasında kadın doğum doktorunun kararlarına uymalı, hekiminin kararlarını sorgulamadan ve itirazda bulunmadan yerine getirilmelidir. Doktorun hem kendisi ve hem de bebeğinin iyiliği için uğraştığını hiçbir zaman unutmamalıdır. Hekimde elbette hastanın düşüncelerini ve hassasiyetlerini göz önünde bulundurmalı, doğumun her devresinde hastayı bilgilendirmelidir. İyi bir iletişim her şeyin anahtarıdır.

Bir diğer mesele adli vakalardır. Bu konuda Sağlık Bakanlığı sezeryan sonrası normal doğum yaptıran doktorların arkasında olmalı, normal doğum sırasında ya da sonrasında oluşabilecek problemlerden kaynaklanacak sorumlulukları bakanlıkta birlikte paylaşmalıdır. Normal doğum sürecinin ne kadar zahmetli bir süreç olduğunu düşünecek olursak Sağlık Bakanlığı ya da SGK’nın da özel hastanelere doğum ya da sezeryan için yapılan geri ödemeler hususunda daha itidalli davranması gerektiği bir aşikardır.

Günümüzde “sezeryan doğum yapan normal doğum yapabilirmi” sorusu elbette geride kalmıştır. Gebeler “rüyada sezeryan doğum yaptığını görmek” yerine artık kendilerini “sezeryan sonrası normal doğum” açısından şartlandırmalı ve gerekli bilgilerle donatmalıdır. SSVD oranlarını daha fazla arttırarak gelecekte daha sağlıklı anneler ve bebekler elde etmek en önemli amacımız olmalıdır. Bu konuda hastalar, doktorlar ve bakanlık görevlileri birlikte çalışmalı ve riskler paylaşılmalıdır.

Sezeryan sonrası normal doğum fiyatları (ssvd fiyatları) nasıldır?

Sezeryan sonrası muayene ücretleri doktorunuzun akademik ünvanına, çalıştığı kuruma, bulunduğunuz şehire ve semte göre değişiklik gösterebilir. Ankara da ssvd ücretleri bu nedenle oldukça değişkendir. Ankara ssvd fiyatlarını öğrenmek için bizimle her zaman iletişime geçebilir ve bilgi alabilirsiniz.

JİNEKOLOG ANKARA

Tüm makaleleri gör

Yorum Ekle

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

DOÇ. DR. NERMİN KÖŞÜŞ

Ankara jinekolog Doç. Dr. Nermin Köşüş
Ankara jinekolog Doç. Dr. Nermin Köşüş

DOÇ. DR. AYDIN KÖŞÜŞ

Doç. Dr. Aydın Köşüş
Doç. Dr. Aydın Köşüş