Doğum kontrol yöntemleri temel olarak iki grupta toplanabilmektedir. Bu ayrım geri dönüşümlü doğum kontrol yöntemleri ve geri dönüşümsüz doğum kontrol yöntemleridir. Doğum kontrol yöntemlerinin hangisi tercih edilirse edilsin her bir yöntemin kendisine göre avantajı ve dezavantajı bulunmaktadır. Doğum kontrol yöntemlerine başvurulacağı zaman dikkat edilmesi gereken en önemli nokta her doğum kontrolü yönteminin herkese uygun olmadığının değerlendirmeye alınması gerektiğidir.
Geleneksel Doğum Kontrol Yöntemleri
Geri çekme, takvim metodu ve ilişkilerin ardında gerçekleştirilecek olan vajina yıkama işlemleri geleneksel yöntemlerdir. Bu yöntemler geleneksel olmalarının yanı sıra hamilelik riskinin de en yüksek olduğu yöntemlerdir. Ülkemizde ise en sık başvurulan yöntem geri çekme yöntemiyken doğru uygulanması halinde dahi başarı oranı seviyesi %9 – 15 aralığında kalmaktadır.
Modern Doğum Kontrol Yöntemleri
Kondom, vajinal diyafram ya da vajinal kondom, servikal başlık ve benzeri yöntemler de bariyer metotlar olarak kabul edilmektedir. Başta kondom olmak üzere bu yöntemler cinsel ilişki esnasında bulaşan hastalıkları da engellemeleri nedeniyle kabul görmektedirler. Bu gibi yöntemlerde karşılaşılan başarısızlıklar genel kabulün aksine yapımdaki hatalardan ziyade kullanım kaynaklı hatalardan ileri gelmektedir.
Vajinal diyafram; vajinaya yerleştirilecek olan ve rahim ağzını içerisine alarak arka tarafa doğru ilerleyen bariyer yöntemini ifade etmektedir. Vajinal diyafram bazı ülkelerin doğum kontrol yöntemi arasına girmesine rağmen ülkemizde çok fazla yer bulamamıştır. Uygulanacak olan bu yöntemin sağlayacağı avantajların başında ilişki öncesi yerleştirilmesi ve sonrasında 6 saat süreli olarak çıkartılması gerekmektedir. Bu yöntem aynı zamanda kadın kondomunun uygulanabildiği ve kadınlar içi uygulanabilen yöntem olmasıdır.
Servikal başlık yöntemiyse diyaframların rahim ağzına uygulanmasını ifade etmektedir. Bu uygulamada diyafram 24 saat boyunca yerinde kalabilmektedir. Servikal başlık yöntemindeki en büyük dezavantajı yerleştirmede karşılaşılan dezavantaj, diyaframın yerleştirilmesindeki zorluk olmaktadır.
Doğum Kontrol Hapları
Doğum kontrol hapları; östrojen ve progesteron hormonlarını içeren ilaçlardır. Doğum kontrol hapları temel olarak yumurtlamanın baskılanması yoluyla hamilelik oluşumun önüne geçilmesine dayanmaktadır. Bu ilaçlar maksimum 21 tabletin bulunduğu formlarda satılırken bu ilaçlar her gün bir tane kullanılması sonrası kutu bitiminde 7 günlük aralar verilerek adet kanamaları gerçekleşmesine olanak verilmektedir. Bu sürenin ardından tekrar yeni bir kutuya başlanmaktadır. Bazı ilaçlarda ise 28 adet olup hiç ara verilmeden kullanılır. Doğum kontrol haplarının kullanımında dikkat edilmesi gereken nokta ilk kutunun koruyuculuğun düşük olması nedeniyle bu süreçte ek koruma yöntemine başvurulması gerektiğidir. İlk kutuya başlarken adetin ilk beş gününden biri tercihen 3. gün başlanmalıdır. Doğum kontrol hapları günümüzde en çok başvurulan doğum kontrolü yöntemleri arasında yer alırken bireylere hem yararı hem de zararı olmaktadır.
Ertesi gün hapları; doğum kontrol yöntemleri arasında yer almamakla birlikte korunmasız ilişki sonrası istenmeyen hamileliklerin önüne geçmek amacıyla başvurulan bir önlem işlemidir.
Doğum Kontrol İğneleri
Aylık ya da 3 aylık enjeksiyonlar, progesteron barındıran ve çoğunlukla kas içerisine direkt olarak uygulanmakta olan iğnelerdir. Kullanımlarında ilk aylar genellikle düzensiz kanamalara yol açabilmektedir. Bu uygulamaların koruyuculuklarıysa %98 civarndadır.
Cilt altı implantlar; günümüzde en sık tercih edileni Nexplanon adı verilen cilt altı implanttır. Gerçekleştirilecek olan bu yönteme göre kolun iç kısmında derinin alt kısmına yerleştirilecek olan 1 tane kapsülü ifade etmektedir. Eskiden İmplanon adı verilen tek ya da 6 kapsüllü yöntemler mevcuttu. Cilt altı implantlarda başarısızlık oranları düşük seviyelerdedir. Bu yöntemin kullanıcılara sağlayacağı en önemli avantajsa uygulama sonrası herhangi bir çaba gerektirmemesidir. Cilt altı implantlar 5 yıl boyunca hamileliğin önlenmesinde rol oynamaktadır.
Spiral (Rahim İçi Araç)
Spiraller; rahim içi araç olarak da bilinmektedir. Geri dönüşümlü yöntemler arasında yer alırken aynı zamanda da dünya da en yaygın kullanılan doğum kontrol yöntemlerinden birisini oluşturmaktadır. Günümüzdeyse kullanılmakta olan 2 tür spiral bulunmaktadır. Bunlarsa bakırlı rahim içi araç ve hormonlu rahim içi araç şeklinde kabul edilmektedir. Hormonlu spiralerin ise en bilineni ve yaygın olarak kullanılanı Mirena Rahim içi sistem olarak adlandırılmaktadır. Spirallerin yerleştirilmesinde en uygun zamanın adet döngüsü içerisinde olmasıdır. Bunun nedeniyse rahim ağzı kanalının genişlemesi ve bu işlem sırasında hastanın hamile olma ihtimalinin çok düşük olmasıdır. Spiral takma fiyatları için tıklayınız.
Cerrahi Sterilizasyon Yöntemleri
Kadın sterilizasyonu; geri dönüşümsüz bir doğum kontrol yöntemi olarak kabul görmektedir. Bu yöntemde açık ya da kapalı ameliyat ile tüp bağlama ameliyatı yapılır. Günümüzde ise en çok uygulanan tüp bağlama yöntemi sezeryan sırasında tüp bağlama ameliyatıdır.
Erkek sterilizasyonu; erkeklerde spermlerin geçtiği kanalların bağlanmasından ibarettir. En kolay cerrahi sterilizasyon yöntemidir.
En Güvenilir Doğum Kontrol Yöntemi
Günümüzde doğum kontrolleri güvenilirliğine bakıldığında halen kadınların uygulamış olduğu doğum kontrol yöntemleri güvenilir olarak görülmektedir. Kondom, geri çekilme ve benzeri yöntemlerin yanı sıra takvim metodu gibi yöntemler risk oranı yüksek olarak görülmektedir. Kadınların doğum kontrol hapı kullanımı ya da rahim içi araç gibi yöntemler güvenilir yöntemler olarak kabul görmektedir.
Ankara Jinekoloji Merkezimiz tarafından her türlü doğum kontrol yöntemi uygulanmaktadır. Bakırlı spiral, hormonlu spiral ya da Nuvaring adı verilen vajinal hormonlu halkalar kliniğimizde takılmaktadır. Laparoskopi adı verilen kapalı ameliyat yöntemi ya da açık yöntemle tüp bağlama ameliyatı da doktorlarımız tarafından hastanın isteği doğrultusunda uygulanmaktadır.
[…] Doğum Kontrol Yöntemleri […]
[…] Doğum Kontrol Yöntemleri […]